Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Burun Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enfiye
- Dakikleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Tevettür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Sari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
- Niyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
- Dövüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Şike
- Karıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit
- Kanaatlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktifa, Tatmin
- Muvafakat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Âdeta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Hemen Hemen, Bayağı, Basbayağı, Neredeyse, Enikonu
- Kel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız, Dazlak
- Üğrüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasyon
- Savuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek
- Basur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Hemoroit
- Rapor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirge, Anlatım, İfade, Yazanak
- İğne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şırınga
- Laboratuvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneylik
- İttifak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği
- Görümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldız
- Güldeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçki, Buket, Antoloji
- İthaf Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adına Sunma, Armağan Etme
- Şaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latife, Yarenlik
- Derken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu An, Bu Vakit, O An, O Vakit
- Alımlı Çalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Güzel
- Totaliter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcı
- Belirgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bariz, Seçkin, Açık, Besbelli, Sarih, Saydam
- Caba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Bundan İlave, Üstelik
- İveğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Vakitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlı, Sürevli
- Mütekârip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınsak
- Kargo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- İnsider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçpaydaş
- Kafa Dengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Büluğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Baliğ Olmak
- Büyücek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrice
- İpucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, Delil, Emare, İz
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Kızoğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakire
- Piyade Asker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Piştov kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabanca
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü