Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Niyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
- Eş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
- Sihir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Efsun
- Banağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Söğüdü, Sorgun
Doğrusu Ban Ağacı şeklinde yazılır.
- İstifra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusma
- Sekreter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazman
- Ara Bulucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aradüzelten, Vasıtacı
- Sahtekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hileci, Düzmeci
- Tefriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşemek
- Üzgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Sıkıntı, Eza
- Bühtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İftira, Karacılık
- Serencam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet
- Çerçeve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
- Biliş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vukuf, Bildik, Tanıdık
- Vehleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Mustatil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
- Mağfiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlanma
- Muammer Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Cevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töz, Yetenek, Öz, Asıl, Cevahir, Maya, Mücevher
- Tecil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek
- Önermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklif Etmek
- Salim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Sakin
- Leziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lezzetli, Hoş, Güzel, Zevkli, Latif, Tadımlı
- Markaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölgeleme, Adam Tutma
- Tembih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
- Bıldır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen Yıl, Bir Yıl Önce
- İsabetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
- Konsolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri Görevlisi, Elçi, Şehbender
- Tahtabiti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu
- Tuğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorguç
- Şergil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Yaramaz, Baş Belası
- Cendere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pres, Basınç Makinesi; Dar Dere, Boğaz
- Anif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Sert
- Yan Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böğür
- Farfara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Boşboğaz, Çerenci, Gürültücü, Yaygaracı, Övüngen
- Zulüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç
- Elulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Yamak
- Gönüllenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Darılmak, Gücenmek
- Hıfzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ezberlemek, Saklamak
- Mütezayit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artan, Çoğalan
- Mim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pandomima
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü