Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Caduger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadı
- Sabaha Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seherecen
- Yapışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Tutkal, Yapıştırıcı, Zamk
- Çivilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıhlamak, Öldürmek, Vurmak
- Kayağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak
- Kafadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemfikir, Meslektaş, Kafa Dengi
- Sakatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökelmek
- Meşale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşal
- Stopaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Yakasız Mintan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefen
- Conta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtaç
- Tevazukâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
- Binmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Katılmak
- Tanin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlama, Yankı, Çınlama
- Çıpır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Tasdikname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıkbeti
- Çopra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Kılçığı; Sık Çalılık
- Metanetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Metin
- İlkokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptidai Mektep, İlk Mektep, İptidai, Beş
- Titr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı San
- Yayınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Tüymek, Dağılmak, Yaynıkmak, Caymak, Katlanamamak
- Kilo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilogram, Geli
- Cascavlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
- Rüşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Yetişkinlik
- Keşiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabaş, Rahip
- Kontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi, Denetim, Muayene, Nezaret, Yoklama, Denetleme
- İşaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek
- Çamurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Ambalaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıt, Bağlama
- Rabbani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısal
- Arda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl
- Mütemmim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Perestiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma
- Vukufsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Kaynarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
- Sarakacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Salgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, İstila, Müstevli
- Ekşi Kiraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vişne
- Haram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasak
- Dizmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürettip
- Fırlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Savurmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü