Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Çekişme, Kavga, Savaş, Uğraş
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Ortaderi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezoderm
- Âdeta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Hemen Hemen, Bayağı, Basbayağı, Neredeyse, Enikonu
- İşlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat, İş, Muamele
- Külfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Zorluk, Yorgunluk, Büyük Masraf
- Rezervasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtım
- Kesimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktu, Mukannen
- Hüdahafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah?a Ismarladık, Eyvallah
- İğdiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burmak
- Rızk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doygu, Azık; Nimet
- Sıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet, Vatan, Ulaşma, Kavuşma
- Lisanî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsel
- Nice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Çok, Birçok, Nasıl
- Pirina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biriket
- Devretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale
- Öküzgözü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arnika
- Hamız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asit
- Verim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Semere, Mahsul, Randıman, Mahsuldarlık, Mahsul
- Kaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Set, Uçurum
- Konveks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey
- Teselli Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avutmak
- Meriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürürlük
- Gezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koridor, Seyran, Sofa
- Dalakotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar Sedefi
- Bindirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zam
- Fecaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Musibet
- Şeytanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kurnazlık
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- İstifçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcı
- Çıkartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökmek
- Lakayıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
- Hodkâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- Düğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
- Yuhalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Tuf Tuf Etmek
- Yeryüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
- Venüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Çulpan, Zühre
- Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa
- Patetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
- Hazne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Hazine
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü