Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Takriben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Yaklaşık
- Makrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
- Gidi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Deşarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma; Rahatlama
- Emperyalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmacılık, Sömürgecilik Yayılımcılık
- Eşekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Halk Oylaması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oyu, Referandum
- Hareketlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinme
- Rükû kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
- Yayla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plato
- Şiddetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğin, Sert, Acı, Aşırı, Güzel, Kızgın, Korkunç, Kuvvetli, Yüksek
- İş Bırakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev
- Polifonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoksesli
- İştahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Nizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Dizgi, Yol, Çekidüzen, Kural, Sıra, Tüzük
- Övünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokalanmak, İftihar Etmek, Temeddün Etmek
- Ferahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
- Aşılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
- Başmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye
- Yöneten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Sonuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihai
- Gidermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aradan Kaldırmak, Bastırmak, Çıkarmak, Kesmek, Yok Etmek
- Birey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fert, Kişi, Zat, Can, Duygusal, Şahıs
- Lonca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korporasyon
- Sövgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövme, Küfür
- Ön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
- Koklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokmak
- Yaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Sin, Çağ, Kötü, Taze, Zor, Nemli
- Larva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtçuk
- Oysaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâlbuki, Meğer, Oysa
- Şekvacı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Terennüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Gonca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tomurcuk, Konca
- Sırsıklam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
- Soy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cins, Çeşit, Damar, Ev, Evlat, Irk, Kan, Köken, Ocak, Sülale, Tür, İrs
- Vızır Vızır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hemişe
- Öten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazi
- Eklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksesuar
- Zayiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
- Etimoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökenbilim
- Sedatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü