Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Civar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre, Havali, Mahal, Etraf, Ön, Yakın Yer
- Sıklaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
- İş Birliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seferberlik, Emektaşlık, Teşrikimesai
- Sirayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Bulaşma
- Akın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Atak, Dere
- Diskotek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulüp, Disko
- Arttırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave
- Mudil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık
- Bağıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
- Hidrofor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
- Müflis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batkın, İflas Etmiş
- Harlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek
- Olmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham
- Amiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Değersiz, Bayağı, Sıradan
- Koruyuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye
- Bayılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sersemlemek, Süzülmek, Mahmur Olmak, Bitmek, Ödemek, Vermek
- Aidatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Dönmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek
- Yırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahir, Vahşi, Müfteris
- Katolunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Oditoryum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dershane
- Yelsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayatlamak
- Ariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç
- Kanun Maddesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Fıkra
- Zekâlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeki
- Deyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
- Lüzumsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksizlik
- Mucitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcılık
- İnanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Güvenmek, Kani Olmak, Yutmak, İman Etmek
- Ezelî Takdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- Yuva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
- Etajer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece
- Kömek Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Kazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sopa
- Veda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vedalaşmak
- Savuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek
- Mahzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı Deposu
- Öd Kesesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra Kesesi
- Zıt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
- Katı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık
- Nazariyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü