Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
- Katılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Benimsemek, Binmek, Gelmek, Girmek, Karışmak, Kavuşmak, Uğunmak, Üstelemek, İştirak Etmek
- Çaykara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
- Tevettür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Sık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif
- Şampiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böke
- Alarm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Heyecan Sinyali
- Nafile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
- Asla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiçbir Zaman, Katiyen, Kesin Olarak, Hiçbir Biçimde, Kesinlikle
- Yavaş Yavaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
- Kafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyak, Ayak
- Merasim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tören, Yol Yordam
- Hulul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme
- Hemişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hep, Vızır Vızır
- İtelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtmek
- Sağın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sahih
- Bekri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, Ayyaş
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- İlgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edat
- Hata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Günah, Kusur, Suç, Yanılgı, Yanlış, Yanlışlık, Zühul, Ağdık, Yanılma
- Münhasıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Yalnız
- Kuşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açma, Açılış; Güzellik, Hoşluk
- Ağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mersiye, Sagu
- Kanara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salhane, Mezbaha
- Toplanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecmu, Toplu
- Nezaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetme, Gözaltı, Bakanlık, Kontrol, Murakabe, Bakma, Görü, Manzara
- Yıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap
- İfşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açığa Vurmak, Açıklamak, Dökmek
- Tıntın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Bomboş, Boş, Cahil
- Faik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstün, Yüksek
- Özdek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık, Madde, Cisim
- Bir Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Yapay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapmacık
- Göre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
- Döner Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döner
- Zar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Çeper, Perde
- Başöğretmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Strüktür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı
- Vurgulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazara Çattırmak, Belirlemek, Damgasını Vurmak
- Kam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaman
- İntikam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü