Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Derrake kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Para Cüzdanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarık
- Sevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa
- Tarumar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darmadağın, Dağınık, Karışık, Perişan
- Sanem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burkat, Put
- Güçleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Punt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Şer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Fena, Kötü
- Koku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İşaret, Itır
- Avantaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstünlük, Kazanım, Yarar, Kazanç, Kar
- Hijyenik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Temiz
- Ölühane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morg
- Anafor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Çevrinti, Çevri, Burgaç, Girdap
- Zecren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
- Göz Hapsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Tutsağı
- Kurutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Köpek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İt
- Menkul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınır, Çeke; Söylenegelmiş
- Büyücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sihirbaz
- Zahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muttaki
- İçe Dönük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Karadinmez
- Sefer Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmek
- Irgamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak
- Ayrık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- Cemil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel
- Organik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- Suizan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
- Doğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılkuş, Terlan
- Çok Sözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Kurumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Cılızlaşmak, Sertleşmek
- Olgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül
- Varaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağıt, Yazılı Kağıt, Varak
- Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Sızı, Dert
- Ağmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmak, Düşmek, Yükselmek, Yağmak, Kaymak, Akmak, Havalanmak, İnmek
- Tellallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığırtmaçlık
- Telef Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Seng kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş
- Üzücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntülü, Hüzünlü, Acı, Acıklı, Fena, Dokunaklı, Elim
- Sabahın Hayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günaydın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü