Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Yaşam; Yaşama Gücü
- Başkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Fark
- Onamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tensip Etmek, Tasvip Etmek
- Rahatsız Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Dükkân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satımevi, İş Yeri, Bakkal, Kumarhane, Mağaza, Salon
- Mahrum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksun
- Sürmenaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkinlik, Anlıksal Yorgunluk
- Adapte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlanma
- Darbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevriliş, Şut, Vuruş, Çarpış, Yönetimi Devirmek
- Kombinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertip
- Figan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnleme, İnilti, Çığlık
- Çaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
- Melanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
- Cinsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşeylik
- Lafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Söz
- Kalıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
- İdrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Erişme, Algı, Dimağ, Akıl Erdirme
- Kurun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ
- Sine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs, Gönül, İç, Sadır, Yürek
- Ufalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçültmek
- Manivela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç, Kaldıraç
- Kınama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplama
- Mevhibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Vergi
- Hele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelhusus, Özellikle
- Fevkalbeşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst İnsan; İnsanüstü
- Despot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba, Müstebit, Tiran
- Sülün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgavul
- Doymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanmak
- Nasip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak
- Kekeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme
- Tapınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mabet
- Molla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, İmam
- Akış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akın, Cereyan
- Bağlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişik, Vurgun
- Yafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etiket
- Korluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mangal
- Bet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Kötü, Çirkin, Beniz, Sıfat
- Tanımama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Hayal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlemek
- Mükellef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Ağır, Özenli; Yükümlü
- Friksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovma, Ovuşturma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü