Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Onamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tensip Etmek, Tasvip Etmek
- Benzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzeri, Müşabih, Mümasil, Dublör, Benzeşim, Bir, Emsal, Kabil, Misal, Nüsha
- Çermik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplıca, Ilıca
- Japongülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
- Şehirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentli
- Zabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Simsiyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapkara
- Nemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetsiz, Terilsiz
- Giyinecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyecek
- Çecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Halka
- Maskaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soytarılık
- Değmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
- Müstear kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma
- Dosya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizeç, Şahsi İş
- İşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Etkilemek, Geçmek, Gitmek, Nakışlamak, Yürümek
- Debdebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Şatafat, Tumturak, Gösteriş, İhtişam
- İletken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Fırtınalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Maruza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ
- Taşıyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haiz
- Atlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlanmak
- Önyargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm (önyargı >> doğrusu >> ön yargı)
- Bağlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Sınırlı, Sadık, Asılı, Kapalı, Mecbur
- Künh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Öz
- Tufeyli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Virane, Asalak, Ekti, Sığıntı
- Dokunan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık
- Gezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaştırmak
- Tümüyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırf
- Kerevet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Sedir
- Kabahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kusur, Hata, Töhmet
- Obaştanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahur
- Mertçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitçe
- Kırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Gücendirici, Acı, Ağır, Keskin
- Sularında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınlığında
- Karanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet
- Yetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Gitmek, İdare Etmek, Kifayet Etmek, Ulaşmak, Kafi Gelmek
- Halûk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahlaklı
- Konuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyalog, Söyleşmek, Danışmak, Sohbet Etmek, Söz Söylemek, Söz Etmek, Bahsetmek
- Hır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Dalaş
- Çarpık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Eğri Büğrü, Kötü
- Bilfarz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Söz Gelişi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü