Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dnm ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Çakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban, Yara
- Uzay Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Evren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek
- Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Parasız, Haris, Hevesli, Dilenci, Karnıboş, Kâsıp, Muhtaç, Sefil, Yalanaç, Yurtsuz
- Bağırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nara, Nida
- Gerdanbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdanlık
- Müzaheret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Tahliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltma, Salıverme, Serbest Bırakma
- Cıda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
- Oda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Aydın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Entelektüel, Münevver, Kültürlü, Okumuş, Görgülü, İleri Düşünceli, Işık Alan, Işıklı, Aydınlık, Sarih, Somut, Vazıh, Veciz, Ziyalı
- Menetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
- Gerçekleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakkuk
- Çapulcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmacı, Çapkıncı, Kuldur, Talancı
- Sabah Akşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Devamlı, Sürekli
- Konferans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Totaliter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcı
- Bir Küme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Kafadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemfikir, Meslektaş, Kafa Dengi
- Bulaşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
- Vurgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksan
- Vahdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Teklik
- Milliyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusçu
- Fena Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Fenalaşmak
- Merdiven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıncak, Pilleken, Ağıncak
- Kolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manşet; Polis Veya Jandarma, Zabıta
- Gamlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasalanmak, Kaygılanmak, Üzülmek
- Kanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Mahlas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçme Ad, Tahallüs
- Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak
- Erzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz
- Korelâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgileşim
- Oluşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Tezahür
- Tafsilatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntılı
- Bayağılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adileşmek, Kötüleşmek, İnmek, Düşmek
- Paralıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zengin
- Topuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amut
- Taam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Yemek, Yiyecek
- Akçeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mali
- Sürgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırma, Filiz, İshal, Menfi, Nefiy
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü