Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Doktor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabip, Hekim, Sağaltman, Sagan
- Şahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanık
- Kontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi, Denetim, Muayene, Nezaret, Yoklama, Denetleme
- Nakliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacılık
- Başsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anarşi
- Çizgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel Tahtası
- Tür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevi, Cins, Çeşit, Kabil, Kalem, Nev, Soy, Tarz, Türlü, Zümre
- Halk Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Folklor
- Tebrik Kartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebrik
- Tansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Serhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınır Boyu, Hudut, Sınır
- Kuzudişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süt Dişi, Peynir Dişi
- Tebrik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlamak
- Mader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne
- Tebriye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Kömüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Camız
- Mücahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşçısı
- Telekinezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzdevim
- Şölen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şenlik, Ziyafet, Ağırlama
- Dileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica, Talep
- Kilitlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapamak, Kenetlemek, Kıfıllamak
- Sosyete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân
- Hava Gazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metan Gazı
- Bahşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Sunmak
- Şirin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aziz, Hoş, Melahatli, Sevimli, Tatlı, Cana Yakın
- Filan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan
- Törpü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğe
- Müstevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz
- Tebşir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
- Yaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil, Kenar, Semt, Taraf, Yakalık
- Abat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır, Rahat, Şad, Şen
- Izrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Verme, Zarara Sokma
- Hız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Güç, Hüküm, Sürat, Şiddet, Takat, Yol
- Tezvirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böhtan, İftira
- Saykallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak
- Kurumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Cılızlaşmak, Sertleşmek
- Mantar Hastalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantar
- Çökel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortu; Çökelti, Rüsup
- Direşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Sebat Etmek, Diriktin, Can, Ruh
- Cebbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba, Kudret Sahibi
- Hanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avrat, Bayan, Eş, Hanımefendi, Hatun, Hayat Yoldaşı, Kadın, Karı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü