Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Elektron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çınca
- Belirtke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amblem, Gösterge
- Bozum Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
- Tıfıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Acemi, Toy
- Randımanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Tuğyan Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Taşmak
- Husye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torba
- Çevriliş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darbe
- Broşür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitapçık, Risale
- Karye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- İhata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Kuşatma, Ufuk, Sarma, Çevirme, Çevreleme
- Tenevvür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
- Birincil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, En İlk
- Radyoaktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın Etkin
- Müphem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
- Kadastro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryazım
- Akmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek, Karışmak, Katılmak, Süzülmek
- Uğraşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgale
- Sili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, İffetli
- Hane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Ev, Göz, Konut
- Reji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetim, Yönetme
- Abonelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcülük
- Falsolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış
- Emperyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı, Sömürgeci
- Haberdarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, Uyarı
- Cürmümeşhut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Boyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince
- Bağırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nara, Nida
- Alım Satım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Erat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erler
- Zemberek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay
- Naçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Düşkün, Zavallı, Umarsız
- Kutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zavallı
- Öncül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Öncü
- Kaşık Düşmanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
- Denek Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı
- İşaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek
- Geçerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtibarlı, Makbul, Muteber
- Çalışarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiilen
- Anemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kansızlık
- Narenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turuncu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü