Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zehirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağısız
- Salgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, İstila, Müstevli
- Ana Yarısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyze
- Ticari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecimsel
- Çırpınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek
- Korluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mangal
- Katalog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizit, Fihrist, Yayınevi
- Zer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Yaldız
- Faktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unsur, Etmen, Etken
- Köy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kent
- Aşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Calak, Peyvent
- İstihlakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Rimelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastıklı
- Köy Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Telekomünikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uziletişim
- Salon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dükkân, Mağaza, Konuk Odası
- Debdebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Şatafat, Tumturak, Gösteriş, İhtişam
- Kaybedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
- Şelâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan, Çavlan
- Yerkökü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havuç
- Tamim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme
- Ekti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Cimri, Yüzsüz
- Vadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Tarz, Yol, Koyak, Derey, Geçit
- Çağcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş, Asrı, Modern
- Yolagitmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz
- Evlilik Akdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nikâh
- Buz Yalağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalak
- Ustalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu
- Yurttaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaşlık
- Şişmanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
- Şimendifer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katar, Tren, Demiryolu
- Bir Tane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Yegâne
- Eşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Tansık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mucize, Şaşırtıcı, Doğaüstü Olgu
- Enkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Çöküntü, Döküntü, Harabe, Harabelik
- Fersah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulaç
- Ajanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günce, Andaç
- Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
- Cerrahi Müdahale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat
- Sûr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Parkur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarış Yolu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
