Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Düzen
- Sakar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Sarsak, Nakolay
- Basma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gübre, Matbu, Tezek
- Ağyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancılar, Başkaları
- Tahdit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlamak, Sınırlamak
- Suistimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet, Suiistifade, Kötüye Kullanma, Yolsuzluk
- Yürüyüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyir
- Facia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
- Ulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakalat
- Acışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak
- İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Emmek, Kullanmak
- Gureba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesizler
- Uğursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Meşum, Musibet, Şom, Düztaban
- Kraliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Krallık
- Alevlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harlamak, Öfkelenmek
- Ehlileşmiş Hayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcil
- Sosyolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
- Belirtik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Belli, Sarih
- Oğul Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Kovan Otu
- Derinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Özsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usare
- Düzenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Disiplinli, Düzgün, Tertipli, Derli Toplu, Kararlı, Manzum, Mazbut, Muntazam, Yerli Yerinde
- Peklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Kabız, İnkıbaz
- Geri Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri
- Sızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
- Tabur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Küme, Yığın
- Mütareke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateşkes, Bırakışma
- Fiyaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caka, Çalım, Edabazlık, Gösteriş, Lokalık, Afi
- Nabekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Haylaz, Serseri
- Cuma Namazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cuma
- Gidiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
- Yalanlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekzip
- Cevaplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtlamak
- Rezistans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç
- Ayrıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Detay, Teferruat, Tafsilat, İlim, İncelik
- Çekiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Leken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğel
- Nafile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
- Tabütüvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet, Takat
- Virtüöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta Yorumcu
- Mebde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Başlangıç, İlke, Kaynak, Kök
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü