Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Flash Back kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönüş
- Daraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar
- Muvazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paralel
- Bildirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, İhbarname, Tebligat
- Rantabl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirimli, Verimli, Kazançlı
- Memba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Duyarlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygunluk, Duyarlık, Hassaslık, Hassasiyet
- Kesenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat, İltizam
- Valide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne
- Geçirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
- Tamamlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmek, Bağlamak, Tümlemek
- Agâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilir, Bilgili, Haberli
- Venüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Çulpan, Zühre
- Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
- Kaçış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firar
- Devinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldanmak
- Sıkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Koyun Bakışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Şaşkın
- Tümsayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adedi Mürettep
- Karmaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
- Gaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihat, Kutsal Savaş
- Müşkülat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetinlik, Güçlük, Güçlükler, Zorluk, Zorluklar
- Döşeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mefruşat, Taban, Zemin
- Hünkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah
- Tespit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Saptamak, Vermek
- Boysuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bodur, Bacaksız, Bastıbacak
- Nasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kısmet, Talih, Düşelik
- Yardımsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsever
- Müselsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardışık
- Sıralama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanzim, Tertip
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- Limanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Yatışmak
- Susmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakit
- Üsteleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Israr, Tekit
- Teleolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erekbilim
- Hesaplanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
- Müracaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Danışmak
- Herif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam
- Kısaltarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Taramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü