Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Göl Ayağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
- Yilbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara, Tutarak
- Tahayyül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
- Zabıtname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Çökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Oturuvermek, Basmak, Batmak, Çömelmek, Çürümek, Göçmek
- Fenomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
- Ufacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minicik, Küçücük
- Bireysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferdi, Şahsi
- Alışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
- Kazanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nail
- Alıntılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
- Entertaiment kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence
- Mösyö kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Bay
- Çandır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Melez, Yaban
- Çimke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, İbret
- Bütünlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlanmak
- Sismolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilimsel
- Karşı Durma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direniş
- Yüklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Varlıklı
- Terettüp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Keçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
- İğfal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Perişanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Kumla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş Kumsal, Plaj
- Ölühane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morg
- Cılk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık
- Toplu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişko, Tıknaz, Yığın
- Darı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
- Garet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soymak, Yağmalamak
- Tenezzül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
- El kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem
- Platin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akaltın
- Acemilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toyluk
- Seçimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyari
- Cibilliyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
- Tıpkıçekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotokopi
- Temiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Lekesiz, Kirsiz, Özenli, Ak, Aydınlık, Berrak, Duru, Harbi, Masum, Necip, Pak, Hijyenik, Nezih
- Kudretten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
- Muhayyile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlem, İmgelem
- Yiyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
- Kaşık Düşmanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü