Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gönlünü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Almak, Razı Salmak
- Zaman Aşımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre Aşımı, Müruru Zaman
- Hastalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
- Torlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Genç, Toy, Hergele
- Yatışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Kırılmak, Sakinleşmek, Şiddeti Geçmek
- Veri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Data, Done, Muta, Malumat
- Sürçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılmak
- Südremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş Olmak, Esrimek
- Muğber Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Küsmek
- Seçmeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhayyer
- Boşboğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaçaron, Çenebaz, Farfara, Geveze
- Ünite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birim
- Sıygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacim
- Çalı Bülbülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötleğen, Bayır Kuşu
- Köşegen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutur, Diyagonal
- Viraj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Büklüm, Dönme
- Uyuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Mürgülemek
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Dokunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- Duraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaide
- Sıçanotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik
- Skeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncuk, Küçük Oyun
- Eşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Zıngıl Zıngıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zangır Zangır
- Şeref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onur, Ün
- Atıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Uyuşuk, İşsiz, Boş, Aylak, İşe Yaramaz, Etkisiz, Süreduran
- Abuk Subuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Sabuk
- Kantarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınamak
- Sadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Göğüs, Kalp, Sadrazam, Sine, Yürek
- Yengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet, Zafer, Galebe, Utku
- Rakkas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köçek, Sarkaç
- Külüstür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Hemreylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Öğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsil, Talim, Tedrisat
- Mücahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşçısı
- Sanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanlı, Günahkâr, Taksirkâr, Maznun
- Test Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Ölçmek, Sınamak
- Budalalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Meteorit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göktaşı
- Yaylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
