Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
- Öğüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat
- Hastane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık Evi
- Kazmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakketmek, Deşmek, Oymak
- Tiksinerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhen
- Sanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birsam, Halüsinasyon
- Can Sıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunaltıcı, Boğucu
- Cerh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaralamak
- Ser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş
- Toprak Kayması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heyelan
- Leh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
- Talaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Kasırga
- Boykot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgiyi Kesme
- Düşerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamp
- Kerki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keser
- Eğe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaburga, Dıh
- Hun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan
- Abus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan, Çatık Yüzlü, Garip, Acayip, Garip
- İmtina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Sakınca, Kaçınma, Feragat, Çekinme
- Yüklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Üstlenmek, Yıkılmak, Zorlamak
- Sarf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harcama, Dilbilgisi, Gramer
- Kilolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Şişman
- Mundar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murdar, Kirli, Pis
- Bombe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişkinlik, Kabarıklık, Tümsekli, Çıkıntı
- Müstahkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihkamlı, Berkem
- Salıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yellencek
- Merasimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Yalın
- Çakı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cep Bıçağı
- Gülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Değinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Temas Etmek, İlişmek
- Yan Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böğür
- Maraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Sayrılık, Hastalık, Bozukluk
- Koruma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Muhafaza, Müdafaa, Vikaye
- Kezzap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitrik Asit
- Tamuğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Özdeyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vecize
- Civanmert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mert Yaradılışlı, Yiğit
- Kanayaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Kadın, Yoksul, Zavallı
- Döşenmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuru
- Âmâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli, Kör
- Öden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükafat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü