Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gıda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besin
- Boduç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bardak
- Çevirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri, Muhasara, Sarma
- Eda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal, Davranış, Hava, İşve, Naz, Şive, Tavır, Verme, Ödeme
- Tanımama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Navlun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi Kirası
- Geveze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Boşboğaz, Çaçaron, Lafazan, Zevzek, Çenesi Düşük
- Kovan Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Oğul Otu
- Tevazulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uysal
- Verinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teslim Olmak
- Yaklaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Ortalama, Tahminen, Takribî
- İhtilaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Su Küre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hidrosfer
- Peçelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Arıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zafiyet, Zayıflık
- Terhis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Terk Etmek
- Dipdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- Yerel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Mahalli, Lokal, Mevzii
- Oda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Müdüriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdürlük, Yönetimlik
- Lütfeylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Komünist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızıl
- Tesviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek, Vermek
- Belirtme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasrih, Tayin
- Şarbon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık
- Kayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandal
- Alay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye, Zurba, Kortej, Hep, Bütün, Küçümseme, Tüm, Herkes, Bayram, Lağ, Meze, Söz
- Fosilleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilemek
- Ziyaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Yatır, Türbe, Görme, Göret, Görüş
- Dağıtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshedilmek, Tevzi Edilmek
- Kaybetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi
- Geri Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri
- Ünite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birim
- Mestur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Örtülü
- Mesuliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu
- Sinagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havra
- Mukallit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
- Pestenkerani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
- Bağlantısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askerî
- Hayat Yoldaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanım, Karı, Zevç
- Ki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü