Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
arbon ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Eda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal, Davranış, Hava, İşve, Naz, Şive, Tavır, Verme, Ödeme
- Gariplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaflık, Acayiplik, Elginlik, Kimsesizlik, Garabet
- Kocaoğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayı
- Esma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adlar
- Kartbasan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçkâğıtçı
- Albastı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Loğusa Humması
- Seyahatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezilik
- Sözünübilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patavatsız
- Çıt Yok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Sakin
- Ulusal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milli, Ulusluk
- Re'sen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışmaksızın, Açıklamaksızın
- Caduger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadı
- İlköğrenim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğretim
- Alkışlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlemek, Ululamak, Beğenmek
- Başnazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Kendi Kendine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Reaya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Uyruk
- Deryadil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönlü Geniş, Her Şeyi Hoş Gören
- Müjdesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştusuz
- Fınkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümkürmek
- Kanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Düşünce, İnanç, Kanaat
- Zayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
- Demirî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Epeyce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Lâfzî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözel
- Seçilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Şimşirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafes
- Sızıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- Zevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni, Haz, Eğlence, Keyif, Lezzet, Sefa, Tabiat, Tat, Tadım, Eğlenme
- Cıda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
- Lokalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek, Övünmek
- Küşüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Kuşku
- Rotatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döner Basar
- Tecimen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tacir, Tüccar
- Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
- Gamze Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak
- Veba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolera
- Işıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Naif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Füzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü