Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Grelilik ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Kadir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Güçlü, İtibar, Kıymet, Kudretli, Muktedir
- Zıpçıktı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gafleten, Gözlenilmeden, Türedi
- Kırıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilvelenmek, Gamze Etmek, Kır Vermek, Naz Etmek
- Mavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Öksüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anası Olmayan, Kimsesiz, Yetim
- Harın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain, Huysuz, Obur
- Kaybetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi
- Bazuka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Roketatar
- Onur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeref, Haysiyet, İzzetinefis, Öz Saygı, İtibar
- Isınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
- Dadanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak
- Kaynaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Kaynak, Gayzer
- Tınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Takmak
- Farklılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkalık, Değişiklik, Ayrımlılık
- Tespit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Saptamak, Vermek
- Nümayiş Ettirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
- Eşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
- Cemiyyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurum
- Retorik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözbilim, Sözbilimsel, Sözsel
- Hazımsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirimsizlik
- Tekrarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Tok Gözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Allak Bullak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Altüst Olmuş
- Büyüklük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrilik, Kocamanlık, Çap, Devlet, Heybet, İhtişam, Oran
- Mevize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Vaaz
- Kararlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tayin Etmek
- Aile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
- Tabaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepilemek
- Paçarız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
- İdareci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Tutumlu, Yönetici
- Fersah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulaç
- Sinirbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevroloji
- Kırıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
- Limited kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı
- Tüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülger
- İpucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, Delil, Emare, İz
- Pansiyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınakçı
- Buhurdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütsülük
- Kıyı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenar, Sahil, Kumsal, Kırak, Yaka
- Zühul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Unutma, Yanılma, Atlama, Yanıltı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü