Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tnmak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Vuku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olma, Oluş
- Artist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Sanatkar
- Şu Denli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Fazla
- Dövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
- Çeşitlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelpaze
- Çıtırbom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türedi
- Mahkûm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümlü, Mecbur, Cezalı
- Çeşmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Acınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- İstisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
- Kaşkariko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Oyun, Yalan
- Gato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Pasta
- İptida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
- Şavk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık
- Lafçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Dedikoducu, Geveze
- Kıvanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Haz, Övünç, Güvenç, İftihar, Mefharet
- Tehevvür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Öfkelenmek
- Silkelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Etkilemek, Sarsmak
- Yıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
- Dehliz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Koridor, Dalız
- Evlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
- Mâni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Önlemek
- Facialı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feci
- Bildiriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, İlan, Tebligat
- Okyanus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umman, Talay
- Bozyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lodos
- Çarpık Çurpuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri Büğrü
- Denizköpüğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüle Taşı
- Nasbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atamak
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Bibliyografya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- Üşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek
- Emanet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak
- Sonbaharda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
- Gizemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrarengiz
- Çullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abanmak, Tedirgin Etmek, Tebelleş Olmak
- Hamiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Not, Ek Cümle, Eklenti
- Oyuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktör, Aktris
- Meridyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Başbuğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başkan, Lider, Reis
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü