Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hazandide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solgun
- Prodüktörlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcılık, Üreticilik
- Kudurganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azgınlık
- Enjektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne
- Kol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Branş, Dal, Destek, Dizi, Düzen, Grup, Kanat, Karakol, Kısım, Şube, Tutacak
- Tedavi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Katı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık
- Felç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla, İfliç, Nüzul, Sekte, İnme
- Blucin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kot
- Devretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale
- Sarfiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harcama(lar), Gider(ler), Masraf
- Haykırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Seslenmek, Bağırmak,
- Yer Yuvarlağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya
- Tok Gözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Hatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Durum, Gönül, Hafıza, Hâl, Kalp, Keyif, Sevgi, Yâd, Yâddaş, Zihin
- İcareye Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiralamak
- Neticelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
- Yazıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitabe, Hatıra
- Kapsama Alanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhata Dairesi
- İskonto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirim, Kırdırım
- Işın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şua
- Nalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakman, Takunya
- Yazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günah
- Alıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşteri, Almaç, Kamera
- Alicenap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Onurlu, Şerefli, Yüce Gönüllü, Gönlü Yiğit
- Beğenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşlanmak, Tasvip Etmek, Onaylamak, Kabul Etmek, Uygun Görmek, Açmak, Alkışlamak, Bitmek, Tutmak
- Yeminli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antlı
- Pakt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Antlaşma
- Alan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydan, Saha, Düz, Kayran, Düzlük, Vadi, Yer
- Aygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
- Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiye Kadar, Henüz
- Ufak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Mikro
- Küre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvar, Dünya, Yeryüzü
- Put kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burkat, Haç, Fetiş, Sanem, Tapıncak
- Dubara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Oyun
- Sacayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
- Peşinatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndülsüz
- Hemsohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhatap
- Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde
- Çiklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakız
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü