Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hilkaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
- Rasyonel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akılcı, Akli, Ussal, Hesaplı, Ölçülü
- Karşılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedel, Cevap, İvaz, Mukabele, Ödenek, Tahsisat, Taviz, Yanıt, Ayrı İti
- Konuşmama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Ön Bilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mebadi
- Arlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Utanç Duymak, Mahcup olmak
- Sançmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Saplamak, Rekzetmek
- İtfaiye Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfaiye
- Baki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz, Kalıcı, Kalımlı, Kalan, Sürekli, Daimi, Öteki
- Safdil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Beyazlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağartmak, Temizlemek
- Yalın Durum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret
- Dirilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can
- Soylular kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zadegân
- Adaletten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adil
- Hilekârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Tıfıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Acemi, Toy
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Peşinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndülcü
- Kul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bende, Köle, Karavaş
- Çetene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
- Sutaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Molekül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde
- İbret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti, Örnek, Acayip, Çirkin, Ders, Kötü
- Saftirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Budala, Saf
- Öğütleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat
- Bırakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereke, Miras
- Haliyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olduğu Gibi; Doğal Bir Sonuç Olarak, İster İstemez
- Mahmurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek
- Şansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Haşat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yorulmak
- İpotek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutu, Rehin
- Dirgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Hanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avrat, Bayan, Eş, Hanımefendi, Hatun, Hayat Yoldaşı, Kadın, Karı
- Görece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıl, İzafi
- Nüfuzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Yoksun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrum, Muhtaç
- Aksaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza
- Alık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Düşüncesiz, Beceriksiz, Akılsız, Aptal, Bön, Budala, Sersem
- Buton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğme
- Yaşam Öyküsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü