Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hlasa Etmek ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Hipotez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsayım, Faraziye
- Yara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede
- Kimesne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimse
- İdman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jimnastik, Spor, Bacanma, Bacanış
- Zaptiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jandarma
- Yakıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurmak, Yormak, Münasip Görmek
- Mahsusi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhasır
- Yasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni, Meşru, Legal
- Antlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahitleşmek
- Münkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkârcı, Yoksayımcı
- Termometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer, Derece
- Soysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygar, Medeni
- Aldırmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsızlık, Tasasızlık
- Gurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Guruldamak
- Gagayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Martı
- Makaslama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesme, Kısaltma
- Hissi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal
- Duyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Çıkmak, Vurmak, Yansımak
- Cinsilatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Seme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Sersem, Beceriksiz
- Abadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar, Kent, Mesken, Şehir, Şenlik
- Ödem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
- Baş eğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
- Yaraşıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yakışıklı
- Konsolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri Görevlisi, Elçi, Şehbender
- Akil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı
- Pürüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Yaldırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Cilalı
- Carcar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Cüzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin Hastalığı
- Kösteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağılamak, Engellemek
- Korteks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Komut Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir Vermek
- Özenilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Mutena
- Katiyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiçbir Zaman, Asla, Kesinlikle
- İnşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı Kurma, Yapı Yapma, Kurma; Düz Yazı, Nesir
- Gidermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aradan Kaldırmak, Bastırmak, Çıkarmak, Kesmek, Yok Etmek
- Tarımsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirai
- Terbiyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsiz, Görgüsüz
- Huysuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Çakal, Geçimsiz, Suratsız, Şirret, Ters, Yaman, Yolagitmez
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü