Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mukavva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karton, Kapak
- Şergil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Yaramaz, Baş Belası
- Tağyir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Değiştirme, Başkalaştırma, Özgertme, Başkalama
- Tepesi Üstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla
- Ötümsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert
- Çevrelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kuşatmak, Sarmak, Sınırlamak, İhata Etmek, Tahdit Etmek
- Seferi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolcu
- Müstahak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
- Zil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
- Kırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katliam
- Sallakhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Razı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza Göstermek, Onamak, Uygun Bulmak, Yatmak
- İmaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayır Evi
- Referans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvuru, Kaynak, Tavsiye, Tanıtmalık, Yeterlilik
- Tahmin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Ummak
- Kanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, İz, İstidlal
- Sigar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puro
- Tahıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hububat, Zahire
- Sakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekin, Zinhar
- Görmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben
- Bozuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak
- Vandöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
- Bol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul
- Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
- Mini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Ufak
- Karalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsvedde
- Hint Kozu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindistan Cevizi
- Plebisit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması
- Lavabo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yunakça, Ayakyolu, Hela, Musluk, Tuvalet, Yüznumara
- Rüştiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaokul
- Günbatımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- Dans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Raks
- Milletvekili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mebus, Vekil, Saylav
- Şart Şurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kural
- Birlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek
- Çoğalma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nema, Ziyade
- Gülmeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Sait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesli, Ünlü
- Karambol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşa, Birbirine Çarpma, Karışıklık
- Güneş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Bağlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek, Alışmak, İlişmek, Tapmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü