Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kafa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
- Folklor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halkbilimi
- Retorik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözbilim, Sözbilimsel, Sözsel
- Cambaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akrobat, Kurnaz, Hileci, Hilekâr, Usta
- Bitimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonlu, Sonuçlu, Sınırlı, Mütenahi
- Endoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçderi
- Gurup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batış
- Kaydetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek
- Görücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Elçi
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Kasıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erek, Amaç, İstek, Komplo, Maksat, Kötü Niyet
- Bitaraflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansızlık
- Bağırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Yaygara
- Ada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezire, Aral, Simek
- Yurt Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El
- Tarumar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Uzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Ustalık, Hazakat
- Elezer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadist
- Tesanüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Tıbben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkça
- Devre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönem, Fasıl, Çevrim
- Kurtarıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halaskâr, Kurtaran
- Meşru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasal, Kanunlu, Törel, Yollu
- Oldubitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki, Olupbitti, Olut
- Ayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
- Harbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi
- Devretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havale
- Kişmiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Esmer
- İkincil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tali, Sünai
- Ölü Doğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Tebessüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülümsemek
- Melodi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beste, Ezgi, Nağme, Şarkı, İlahi
- Daüssıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evseme, Yurtsama
- Mezoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaderi
- Akılsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Altüst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Bordro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel, Siyahe
- Geveze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Boşboğaz, Çaçaron, Lafazan, Zevzek, Çenesi Düşük
- İptidai Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkokul
- Faydasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nafile, Yararsız
- Kara Yağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Güçlü, Gürbüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü