Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kankzl ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Öncül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Öncü
- Köçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakkas, Rakkase
- Burası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bura
- Biyoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirim Bilimi, Hayat İlmi
- Arz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
- Alabildiğine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami
- Car Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haykırmak
- Feyz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Gürlük
- Regülâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzük, Yönetmelik
- Kemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik
- Kepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Yıkılmak
- Kınama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplama
- Sezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Mevsim, Dönem
- Trend kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelim
- Müflis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batkın, İflas Etmiş
- Tamağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Mecburen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlulukla
- Nöker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yamak
- Köhne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimiş, Çağ Dışı, Kart, Püskü, Bakımsız
- Bulunmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymetli, Nadir
- Vicahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
- Keşfeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
- Çakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
- Celep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çodar, Maldar
- Nabız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Eğilim, Niyet
- Rekor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Üst Derece
- Silindir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubur, Yuvak
- Katı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık
- Yenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Bastırmak, Bozmak, Çommak, Ezmek, Haklamak, Kazanmak, Tutmak, Mağlup Etmek, Kemirilmek
- Gezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koridor, Seyran, Sofa
- Duygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas
- Kriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım
- Can Sıkıntısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım
- Vardırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek
- Azami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksimum, En Çok, Olanca, En Yüksek, En Büyük
- Fakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Ama, Lakin, Yalnız, Birak
- Destek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahize, Dayak, Dayanak, Kol, Koltuk, Rahle, Takviye, Hamil
- Angaje Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak
- Mağrur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünçlü, Gururlu, Kurumlu, Konur, Burnu Büyük
- Belirlenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü