Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kakrdak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Federal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik
- Tedvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek
- Tabaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basım
- Değiştirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Mahşer Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Hatun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Eş, Hanım, Kadın, Zevce
- Redif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Kura Eri, Yineleme
- Öpücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpme, Öpüş, Buse
- Konvertibl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrilgen
- Öbürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
- Meta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Ticaret Malı, Sermaye
- Şikâyetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanan, Yakınmacı
- Şamandıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzertop
- Olumlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap
- Şunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey
- Kıtipiyoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü
- Mutantan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Kullanılır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaramak, Yerleşmek
- Yarıçap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf Kutur
- Meyil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Akıntı, Özlem, Eğilim, Temayül, İlgi, Eğiklik, Sevme, İstek
- Sinik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
- Tokat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalak, Sille, Şamar
- Maketçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı Taslakçı
- Vakitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlı, Sürevli
- Nehari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatısız, Gündüzlü
- Malulen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlıktan, Hastalıktan, Sökellikten
- Öğlen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
- Çitmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
- Mensubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişkinlik, Üyelik, İlinti, Çatkınlık, Yakınlık
- Kaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Divane
- Esirgememek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymak
- Nağme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Melodi, Terane, Nota
- Birge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Mutabık, Ortaklaşa
- Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Parasız, Haris, Hevesli, Dilenci, Karnıboş, Kâsıp, Muhtaç, Sefil, Yalanaç, Yurtsuz
- Uçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Hünkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah
- Baş Göz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek
- Kalker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
- Reseptör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almaç
- Arıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek, Arılaştırmak, Paklamak, Tasfiye Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü