Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Korkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Ürpermek, Yılmak, Dehşete Kapılmak, Endişe Etmek
- Ümitsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutsuzluk, Yeis
- Müteşebbis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişimci, Teşebbüskâr, Girişken
- Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okul
- Uğur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şans, İyilik Kaynağı, Meymenet, Kadem, Amaç, Gaye, Hedef, Sur, Talih, Yol, Erek; Jüpiter, Müşteri
- Sayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Muhterem, Seçkin, Değerli
- Fıtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavlıç, Yarımlık
- İğ İplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Sonsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Ebedi, Ebedî, Tükenmez, Bitimsiz, Sonrasız
- Abajurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpaklı, Siperli
- Milliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusallık, Tabiiyet
- Menfaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkar, Kâr, Yarar, Ası
- Yenilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazelik, Teceddüt, Yenileşim, Haber
- Yad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özge, Yabancı
- Çarpı İşareti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurma İşareti
- Beri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana
- Niçenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçıncı
- Kolcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız, Bekçi
- İdealist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülkücü
- Kâgir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş Bina
- Duyurulmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli
- Komuta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumanda
- Şerefsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onursuz, Alçak
- Musiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzik
- Cepçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Zam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Ekleme, Katma
- Laçkalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Bollaşmak, Bozulmak
- Gönç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
- Yelletke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fan, Vantilatör
- Küçük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Mini, Balaca, Mikro, Değersiz, Önemsiz, Bayağı, Enik, Ivır Zıvır
- Sazende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sazcı
- Balaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik
- İdare Eden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakim
- Sütun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolon, Dergi, Direk, Duraç, Destek
- Bayılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sersemlemek, Süzülmek, Mahmur Olmak, Bitmek, Ödemek, Vermek
- Hoşgörüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı
- Sadece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Hemen, Sade, Yalnız, Ancak, Tekçe
- Tamim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme
- Tapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
- Manzume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Dizge, Şiir
- Kardeşlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraberlik, Birlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü