Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kuluduk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Deli
- Sarahaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça
- Kıvrıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Kıvrım
- Müzmin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğen, Kronik
- Şafak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tan, Alacakaranlık
- Seyahatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezilik
- Tazyik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basınç, Baskı, Zorlama, Sıkıntı Verme, Sıkıştırma
- Elan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha
- Kodak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Odbaşı
- Tefrik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Tedenni Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gerilemek
- Alenen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça, Açıktan
- Muhtemelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olasıca, Belki, Olabilir
- İlliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedensellik
- Ayrışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türlü, Çeşitli, Ayrı Türden, Çeşit Çeşit, Muhtelif, Heterojen
- Alacakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saksağan
- Bugün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman
- Matah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimse, Mal, Eşya, Şey
- İstemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Dilemek, Arzulamak
- Bigudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarmaç
- Dini Hikaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menkıbe
- Moskof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Zalim
- Haberdarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, Uyarı
- Gözenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere, Mesame, Ajur
- Etiket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkartma, Kimlik, Yafta, Teşrifat
- Metotsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsiz
- Elim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Somurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
- İvecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Mürettip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
- Show kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Azizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muziplik, Şaka
- İtilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtibas
- Zayiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
- Musahhih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltici, Düzeltmen
- Kamyonet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pikap
- Beli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendim, Evet
- Doyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinme, Soğum, Kanaat, Tatmin
- Gülistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllük
- Rapor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirge, Anlatım, İfade, Yazanak
- Andırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Benzemek, Çalmak, Kaçmak, Okşamak, Yaklaşmak, Birine Çekmek, Hatırtatmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü