Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mıhça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üvendire
- Şev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
- Mebusluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekilliği
- Kaynatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Yücelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek
- Hoşnutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Süel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askeri
- Hülya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Hayal
- Neşvünema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişme
- Teşerrüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlanma, Şereflenme
- Bilgisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Boş, Cahil, Kabak, Nadan, Yavan, Yayan
- Karakterize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelemek
- Turkuaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
- Senet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika
- Bılkımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Erimek, Yumuşamak
- Zarafatçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- Seyran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinme, Gezme
- Molla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, İmam
- Frape kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşrubat
- Talkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Telkin
- Küplü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
- Saçma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz, Boş, Neşir, Absürt
- Şapşal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Özensiz
- Had kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kota, Sınır, Terim, Uç
- Yer Biçimleri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Debelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Çırpınmak, Kımıldamak, Tepinmek
- Tul Derecesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- İşporta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi; Açıkta Yapılan Satış
- Mülki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Vızır Vızır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hemişe
- Ödünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Veresiye, İvaz, Taviz, İstikraz
- Çerenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
- Define kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömü
- Düşünce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
- Bölüştürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksim
- Eşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Astana, Başlangıç
- Süprüntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp, Zirzibil
- Kaplıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıca
- Cıdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
- Kerahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrençlik
- Muhasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayman
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü