Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kaynatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Tele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
- Ağız Dalaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
- Kakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtişmek, Dürtüşmek
- Tacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı, Tüccar, Tecimen
- Samankapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Karakutu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırdaş
- Müft kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş
- Tabetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basmak, Çap Etmek
- Harek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Kurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hazırlamak, Sağlamak, Tasarlamak, Yapmak, Monte Etmek
- Koşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çift, Eş, İkiz
- Fobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkü, Korku, Yılgı
- Dedakar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özverili
- Bağımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
- Paniklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek
- Çağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
- Pelerin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğindirik, Sırtlık, Harmani
- Toplumbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyoloji
- Tekrar Tekrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst Üste, Ardı Ardına, Kayta Kayta
- Çehre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Sima, Görünüş, Kimlik, Suret, Somurtkanlık
- Liyakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik, Kifayet, Uygunluk, Yaraşırlık, Leğim, Yararlık, İfayet
- Zar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Çeper, Perde
- Çekinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Tatbikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Deneştirme
- Eğitimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeci, Pedagog
- Dindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
- Ulak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberci
- Sevme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teveccüh
- Uzanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek, Ulaşmak, Yetişmek
- Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendi, Eş, Koca, Komutan
- Yaralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Kırmak, Vurmak
- Payet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sim
- Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
- Muayene Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Altın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Kızıl, Zer
- Soya Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım
- İltica Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
- Abur Cubur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, İşe Yaramayan, Faydasız, Yararsız
- Yayımlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Eyvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teras
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü