Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Merhem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Yumruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
- Tastir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak
- Huriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık
- Kıymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramak, Esirgememek, Zulmetmek
- Abone Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
- Çatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Dam, Kurgu
- Tevkici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı
- Nasyonel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
- Eklektik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmeci
- Bağırsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç
- Müfredat Programı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı
- Grev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatil, İş Bırakımı
- Virane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Tufeyli, Ören
- Döküm Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Nemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetsiz, Terilsiz
- Serdabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
- Ehlileştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcilleştirmek, Uysallaştırmak
- Doğum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit, Tevellüt
- Barışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
- Erginleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekemmül Etmek; Reşit Olmak
- Tefekkür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünme, Düşünüş, Düşünce
- Tepecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Grafiker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgeci
- Baskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar
- Sepilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
- Düzmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte
- Bisturi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşter
- İmecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmece
- Ferişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melek
- Bunalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nefesi Daralmak, Daralmak, Sıkılmak
- Barbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, Uygarlaşmamış, Kaba, Kırıcı, Acımasız
- Gerginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Muharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Yazman
- Rahatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin, Keyifsiz, Hasta
- Susku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Aya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuç, Taban
- Meydanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Münasebet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Gerekçe, İlişik, İlişki, Neden, Sebep, Temas, Vesile, Bağıntı, İlgi, Yakınlık, Uygunluk
- Ayakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelci, Gezici Satıcı, Çerçi, Hizmetçi
- Kalpsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhametsizlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü