Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mesafelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- Serin Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Bezeksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalın
- Bohem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Aldırışsız, Tasasız, Derbeder
- Vazifeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli
- Kokoroz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
- Pöçük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyruk
- Kelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
- Tebrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlama
- Kızıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Pudra
- Nesebî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysal
- Memul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
- Ötmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Nush kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Nasihat
- Konuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
- Gurbetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadelci, Elgin
- Bahri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denize Ait, Denizel, Denizsel
- Minyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zarif, Küçük, Sevimli, Küçümen
- Lağvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak; Geçersiz Kılınmak, Feshedilmek
- Aile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bark, Kodak, Odbaşı, Eş, Ev, Familya, Karı, Ocak, Sülale
- Çadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
- Müddetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz
- Söylenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet, Söz, Haber
- Yıkanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimmek
- Mızıkçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyunbozan, Şıltak, Şuluk
- Onamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tensip Etmek, Tasvip Etmek
- Paralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak
- Depo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar
- Potpuri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaca
- Kaypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek, İtibarsız, Kaygan
- Elverişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namüsait
- Umursamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Sataşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan, Mütearrız
- Görmezliğe Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmezlikten Gelmek
- Kira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcare, İcar
- Cızıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cızırdamak
- Kıray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi, Delikanlı, Genç
- Devlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mutluluk, Talih, Ülke, Erkin Topluluk, Baht, Ongunluk, Büyüklük
- Koruncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfaza
- Departman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbölümü, Bölüm
- Sabaha Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seherecen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü