Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mukabele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
- Sönük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Zayıf
- Anahtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açar, Araç, Dil, Kurgu, Vasıta, Vesile, Açkı
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Gardiyanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
- Aktarma Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
- Kâfir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz
- Orta Tedrisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim
- İkbal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Baht Açıklığı, Gözde Cariye, Odalık
- Hobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkü, Meşgale
- Ezik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük
- Yetersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Yoksul
- Tasarruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
- Kondu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecekondu
- Gidi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Takunya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nalın
- Uygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
- Belgelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarmak, Tevsik Etmek
- Yumulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Girişmek, Saldırmak, Kapanmak, Örtülmek
- Haksever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrucu
- Sayılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik, Numaralamak
- Aforozlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
- Depozito kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanca Akçası, Güvence
- Eğilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
- Mukallit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
- Kapsama Alanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhata Dairesi
- Tapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçlı
- İlliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedensellik
- Cinnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Mezar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Kabir, Gömüt, Sin
- Epey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
- Nevbenev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Envai Çeşit
- Cürmümeşhut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Kaynatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Gün Batısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı
- İhmalkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, İtinasız, Lakayıt, Savsak
- Seher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansal, Sabah
- Toplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Düzeltmek, Kaldırmak
- Dar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
- Ulular kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibar
- Kas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adale
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü