Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Naklamak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Ses Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek
- Zedelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek
- Akran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşıt, Taydaş, Öğür, Böğür
- Kalaycılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
- Savsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak, Sermek
- Getiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faiz, Kazanç, Ürem, Yarar
- Kişiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevat
- Muadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraberlik, Denklem
- Tashih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Doğrultma
- Talan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağma, Çapul
- Çarpmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Hızla Değmek, Başına Geçmek, Atmak, Çalmak, Çırpmak, Dövmek
- Trampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiş Tokuş
- Proje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarı, Taslak, Joba, Layiha
- At Bakıcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyis
- Yağmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- İndirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirme, Tenzilat, Ucuzlaştırma, İskonto
- Sadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzu
- Yedinci Sanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
- Pinhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı
- Özgül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türsel, Nevi
- Yalanlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekzip
- Sevinçlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferah
- İzafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Mal Etme, Bağlama
- Çeşni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellik, Taam, Tat
- Sebebiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz
- Turistik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgincil
- Top kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tomar, Toparlak
- Semaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynavuk
- Reprodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Bet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Kötü, Çirkin, Beniz, Sıfat
- Arozöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Sulama Arabası, Sulamaç
- Mezelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerezlik
- Bağımlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Pervane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur
- Edviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baharat
- Lâkayt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldırışsız, İlgisiz, Aldırmaz, Umursamaz, Kayıtsız
- Sıfatfiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Restore Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak
- Eğrice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Sineği, Büvelek
- Sude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmüş, Sürülmüş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü