Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nakolay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakar
- Kallavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman
- Sandalye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun
- Redaksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Hazırlama
- Değiştirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- İmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak, Bıngıldak
- Terakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerleme, Kalkınma, Gelişme, Yükselme
- Bezekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakkaş
- Dışa Vurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Bitirim Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
- Rihlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Ölme
- Zayıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
- Soğutkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu
- Çığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kar Uçkunu
- Muhrip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş Gemisi
- Derinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Terbiyeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimli, Görgülü, Edepli
- Alaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ala, Ala Bezek, Ala Bula
- Cıdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
- Cefengiyat Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- İtfaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söndürümlük, Yangın Söndürme Örgütü
- Kurgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Çatı, Kuraştırma, Montaj, Spekülasyon, Kuruntu, Vehim, Nazar
- İzafe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Eklemek, İlave Etmek, Katmak, Yüklemek
- İtlaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Yok Etmek
- Korkusuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Tavlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Dinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Güçlü, Canlı, Genç, Muhkem, Müsterih, Sağlam, Taze, Zinde, Tendürüst, Tüvana
- Tökezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tökezlemek
- Yakinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Yakından, Gerçekten, Yakşıca
- Meyus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamsar, Üzgün
- Şua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın
- Işımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
- Karmakarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Dolanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Geçinmek, Gezmek, Karışmak
- Hesaplı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş, Hesaplanmış, Ölçülü, Tedbirli, Tutumlu, Ucuz, Tasarlanmış
- Cephe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Yan, Yön, Yüz, Alnaç, Alın
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Çakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarap
- Lain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lanetlenmiş
- Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- Tekdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlama, Paylama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü