Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Natura kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğa
- Softalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık
- Zevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Şahıs, Zatlar, Kişiler
- Keşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet, Sıra
- Erköyün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık
- Açıklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzah, Tavzih
- Duygulanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessür
- Cerime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faul
- Taciz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin Etme
- Methiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övgü
- Haşiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma
- Bilgisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Reprodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Primitif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Mezhep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş
- Spesiyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman
- Sedimatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilimci
- Sarsılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
- Muştu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
- Süst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- Baresinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkında
- İdam Sehpası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
- Faale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşçi
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Komedya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü, Komedi
- Bitkinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
- Akın Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek, Yürümek
- Direksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
- Çağdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Uygar, Çağcıl, Asri, Muasır, Hemasır
- Fonetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesbilim
- Görgüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çakal, Hıyar, İlkel, Kabak, Tor, Yavan
- Salahiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili
- Şımarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Erköyün, Yüz Bulmuş, Şımarmış, Şımartılmış
- Fulya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nergis, Zerrin
- Sası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmuş, Mütefessih
- Öykünme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Kavga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövüş, Cenk, Hengâme, Hırgür, Hırıltı, Savaş, Çaba, Mücadele
- Şüpheci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Ağababa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dede, Ata
- Harabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntılar, Harabeler, Viraneler; Meyhane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü