Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nezretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamak
- Dönüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devir
- Tanıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
- Sıkılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yüzsüz
- Kez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, El, Kat, Kere, Nöbet, Öğün, Sefer, Su, Yol
- Trampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiş Tokuş
- Ziraatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı
- Enbiya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaçlar, Nebiler, Peygamberler
- Veteriner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baytar
- Uşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Hizmetçi, Hizmetkâr, Kullukçu, Nöker, Tayfa, Erkek Hizmetçi
- Yalnızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet, Kimsesizlik, Issızlık
- Müfte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beleş
- Duyarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anten
- Hop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayan
- Malarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma
- Düzengâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova
- Çiftteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Burs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenimlik, Tekaüt
- Sanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Santimantalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusalcı
- Sentez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim
- Kuruyasıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Yenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer, Yenik
- Suvarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulamak
- Kesilmeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam
- Yavaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı Olmayan, Ağır, Asta, Alçak, Hafif
- Tapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçlı
- Bayağılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adileşmek, Kötüleşmek, İnmek, Düşmek
- Güdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovalamak
- Değirmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlak
- Asuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Gökyüzü
- Atalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ecdat
- Zade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Oğlu, Evlat
- Tartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karar, Oran, Ölçü, Vezin, Çeki, Ağırlık
- Ayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hicran, İhtilaf
- Çal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe
- Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
- Kolektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplaç, Toplayıcı
- Misafir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Konuk
- Fedakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özverili
- Gerçekleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Yapmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü