Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nezretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamak
- Ciğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, İç, Yürek
- Hidrosfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suyuvar, Suküre, Su Yuvarı
- Geçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaka
- Tasdiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaysız
- Vuslat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavuşma, Görüşme, Ulaşma, Erişme
- Zoraki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemeyerek, Zorla
- Siz Dizimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sentaks
- Kuvertür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü
- Dilaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahadır, Yiğit, Delikanlı
- Etli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun, Kalın
- Kalkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Davranmak, Girişmek, Havalanmak, Kabarmak, Taşınmak, Uçmak, Yeltenmek
- Koklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
- Kabul Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak
- Mevzilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki Tutmak
- Uyuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Mürgülemek
- Şavalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Sersem
- Teshin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıtmak
- Sarpın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silo
- Ebabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Kırlangıcı
- Mukassır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Atıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Uyuşuk, İşsiz, Boş, Aylak, İşe Yaramaz, Etkisiz, Süreduran
- Şikeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınık, Kederli, Kırgın, Kırık
- Yazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günah
- Tüydürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
- Mırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Homurtu
- Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meta, Emtia, Bayağı, Sığır, Esrar, Orospu, Varlık
- Hemşehri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli, İldeş, Bölgedeş
- Mağduriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletsizlik, Haksızlık
- Afiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Keyif, Sağlık
- Sövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
- Fevri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Hırslı, Tepinçli
- Şergil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Yaramaz, Baş Belası
- Cidden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Yeryüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
- Yeltek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hercai, Mütelevvin
- Batarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pil
- Zıypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan
- Dernek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Kuruluş, Kurul, Deri, Düğün, Toplantı
- Tımar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakım
- Lakırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu, Ivır Zıvır, Laf, Söz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü