Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Onarsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarziye
- Horlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horuldamak
- Hazmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirmek, Dayanmak, Katlanmak, Sabretmek
- Söylence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efsane, Mit
- Alamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare
- Bükülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmek, Katlanmak, Yönelmek
- Bile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Da, Dahi, Hatta, Üstelik
- Etnografik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budunbetimsel
- Kırpmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Kırkmak
- Viyana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beç
- Deklare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme
- Bitiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Müşahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somut
- Sâri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
- Kantarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınamak
- Kaymakamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe
- Katliam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırım, Soykırım, Kırın
- Jeotermik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
- Zül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık, Düşkünlük, Eclaflık, Rezillik
- Mazeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahane, Özür, Gerekçe, Zorluk
- Eder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Fiyat, Paha
- Kibritçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Kudurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Cerime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faul
- Tavır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
- Komisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye
- Fevkalade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Beklenmedik, Görülmedik, İşitilmedik; Aşırı, Çok Fazla
- Yahudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musevi
- Es kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl; Duygu; Esenlik
- Tıngır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Para, Parasız, Züğürt
- Kesilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat
- Keriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Çirkef, Kumar, Pislik, Geriz
- Nekes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı
- Yük Odası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklük
- Nakşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak
- Yortmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Baki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz, Kalıcı, Kalımlı, Kalan, Sürekli, Daimi, Öteki
- Kilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi
- Arna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanal
- Kalifiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmiş, Nitelikli
- Hoş Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltifat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü