Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Padişah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Sultan, Han, Hakan, Hünkâr
- Arlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
- Kayağantaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arduvaz
- Birebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Kutlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşbaht, Mübarek, Uğurlu
- Ali Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
- Petrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
- Şaşaalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltılı, Görkemli, Gösterişli
- Nakil Vasıtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt
- Ant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemin, Ahit, Söz, Kasem
- İdmansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ham
- Geçişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal
- İlişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ait, Bağlı, İlişik, Değişli, İlgili, Değgin, Merbut, Müteallik, Münasebettar
- Savsaklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
- Artırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf, Tutum, İktisat
- Tıpkısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeşi, Aynı, Örnek
- Kürsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Sandalye
- Muhabbet Tellalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Viyolonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemancı
- Lokma Tatlısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokma
- Sihirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülü
- Gevrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
- Şose kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Stabilize Yol
- Çıkarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menfaatperest
- Tevkif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Tutuklamak
- Şad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinçli, Neşeli, Sevimli, Sevinen, Memnun
- Kurutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- İrticalen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama, Bedaheten
- Alma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, İktibas, Kabız, Transfer
- Yalman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğik, Mail; Sarp, Dik
- Harir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek
- Çil Çil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Kurucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müessis
- İş Bırakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev
- Küs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargın
- Tiksinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, İğrenmek, Yermek
- Rencide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalbi Kırılmış, İncinmiş
- Suflör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltıcı
- Lodos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney, Boz Yel, Ak Yel
- Doğuştan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtri, Yaradılıştan
- Yaprak Sigarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puro
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü