Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Peşinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardından
- Karasakız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zift
- Gün Gülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelincik
- Akdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cin Darısı, Cin Mısırı, Darı
- Kâtip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekreter, Yazman
- Modernizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenileme, Çağcıllama
- Çanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâse
- Uyurgezer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sairfilmenam
- Haydutlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya
- Kâğıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusula, Tezkere
- Röportaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşüm, Mülakat, Söyleşi
- Asla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiçbir Zaman, Katiyen, Kesin Olarak, Hiçbir Biçimde, Kesinlikle
- Taydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akran
- Zümre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür
- Mesaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber, İleti, Düşünce
- Sekmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Tabure
- Kokuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
- Besi Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare
- Makat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturak Yeri, Kıç
- Platin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akaltın
- Refakatçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşlikçi
- Çörkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Boncuğu, Abaküs
- Karmaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Kompleks, Mürekkep, Mudil
- Hislenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulanmak
- Cehennem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamu, Tamag, Tamağ, Tamuk, Tamug
- Âcizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksizlik, Güçsüzlük
- Oylaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere, Tezekkür
- Tıpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç
- Hacet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Gereklilik, İdrar, Lüzum
- Yakşı Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güle Güle
- Türemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkmak, Oluşmak, Çoğalmak, Gelmek, Hasıl Olmak, Üremek
- Düdüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Klan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy
- Tagayyür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Kullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
- Gözde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aziz
- Göç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınma, Nakil, Muhaceret, Hicret
- Bezek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Ziynet
- Hidrofor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
- Gölgelendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Haramzade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü