Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pekitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekit Etmek, Tevkif Etmek
- Nezih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Ahlaklı
- Viyaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Çığırmak
- Hele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelhusus, Özellikle
- Raks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dans; Salınım
- Acımasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cani, Cellat, Gaddar, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Merhametsiz, Rahimsiz
- Duygusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpsiz, Hissiz
- Terzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmen
- Eda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal, Davranış, Hava, İşve, Naz, Şive, Tavır, Verme, Ödeme
- Sabıka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kaydiyat
- Buz Yalağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalak
- Kirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Murdar, Pasaklı, Pis
- Telafi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Refah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gönenç, Genlik, Geçim Genişliği
- Operatörlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerrahlık, Dizgicilik, İşletmenlik
- Bütün Bütüne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla
- Durdurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Karşılamak, Kesmek
- Başvurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
- Temyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırt Etme, Farklandırma, Seçme
- İlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahretmek, Beddua Etmek
- Teftiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Murakabe, Denetleme, Bakı
- Hırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğru, Harami, Oğru
- Yılgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- Aferizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarcılık
- Kâgir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş Bina
- Verim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Semere, Mahsul, Randıman, Mahsuldarlık, Mahsul
- İdam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Ölüm Cezası
- Cihet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yan, Yön
- Zorba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız
- Yenilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak
- Girmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Başlamak, Bulaşmak, Buyurmak, Dönüşmek, Erişmek, Fethetmek, Geçmek, Girişmek, Kaçmak, Katılmak, Sığmak, Ulaşmak, Vurmak
- Tıkız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Katı, Muhkem, Sıkı, Tıknaz, Dolgun, Şişkin, Kalın, Yağlı, Yoğun
- Lüzuci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- Yolcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici
- Söylenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak
- Mümkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Muhtemel, Olabilir, Olası, Olanaklı
- Fiskos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pıçapıç
- Kasıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erek, Amaç, İstek, Komplo, Maksat, Kötü Niyet
- Aktarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, Nakil, Transfer
- Mızıkçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyunbozan, Şıltak, Şuluk
- Mouse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü