Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Perakende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekten, Dağınık, Perişan
- Yamaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
- Bulgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
- Haraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Öfke, Sinir
- Maraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Sayrılık, Hastalık, Bozukluk
- Şalter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Gişe, Çevirgeç
- Cari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akan, Akar, Geçerli, Yürür, Yürürlükte Olan, Olagelen, Geçen
- Şeref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onur, Ün
- Canevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Yön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihet, Cephe, Husus, İstikamet, Semt, Taraf, Veçhe, Yan
- Ilıman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutedil
- Hasetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
- Tekniker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teknikçi
- Müşterek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortak, Ortaklaşa, Bir, Birlikte, Beraber
- Anlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İzan, Zihniyet, Müsamaha, Telakki, Zeka, Feraset, Tolerans, Beyin, Hesap, İdrak, İhata, İş, Mezhep, Ufuk, Zihin
- Büluğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Baliğ Olmak
- Vefasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
- Namütenahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Gülistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllük
- Kofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz
- Far kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- İstisna Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Yordamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Yakışıklı
- İhtarname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Protesto
- Absorbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğurmak, Emmek
- Meyyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilgen, Eğilim, Eğilmiş, Meyilli
- Oğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı
- Zorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri
- Stres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerginlik
- Çörkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Boncuğu, Abaküs
- Beyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev
- Köy Muhtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- İyi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek
- Salık Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek
- Anut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı
- Filan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan
- Bereketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
- Dehalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Mütehevvir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın
- Kıskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kama, Takoz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü