Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ruhsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Ruhi
- Mağlubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi
- Yeter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Yetişir, Yeterli, Bes
- Direşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Sebat Etmek, Diriktin, Can, Ruh
- Natık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
- Saçmalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Şita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kış
- İş Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
- Haleldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozulmuş
- Yerleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Düzen
- Teklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekelemek
- Sema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökyüzü, Gök
- Şaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latife, Yarenlik
- Folk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Kaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Set, Uçurum
- Kocakarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anne
- Künç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
- Şahsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Hüviyet, Kişi, Kişilik, Kimse
- Polo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevgen
- Hoşlanmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, Yermek
- Karabulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nimbus
- Nihan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli
- Payansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Elik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Keçisi
- Şişkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Görünme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Tebarüz, Tezahür
- Teskere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Efkârsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasasız
- Seretan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yengeç
- Özel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hususi, Mahsus, Şahsi, Zati
- Flama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alev
- Dindar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin
- Leylaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçkâğıtçı
- Üremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
- Neşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Saçma, Yayma, Yayım
- Mebusluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekilliği
- Nanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok
- Frijider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
- Akdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cin Darısı, Cin Mısırı, Darı
- Tekzip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlamak
- Bölümlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflandırma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü