Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Serazat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Hür
- Hassas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan, Duyarlı, Duygulu, Duygun, İçli
- Mekanizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenek, Sistem
- İstifçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcı
- İzdivaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenme
- Check-Out kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış İşlemi
- Dahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri; İçinde Olmak Üzere
- Gödeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- Mevsim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Zaman
- Kalbur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elek
- Akça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Beyaz, Para, Nakit
- Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Geri Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri
- Yaltakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltak
- Doldurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkame, İmla
- Evlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanelik
- Abstreleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleştirmek, Soyutlaştırmak
- Salat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namaz
- Kanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Ukalalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiçlik
- Fanus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camyuvar
- Zorba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız
- Aygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
- Niçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Niye
- Bürgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı, Çarşaf
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Zamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırımsız
- Fahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünç
- Savacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberci, Müjdeci
- Hasır Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz
- Hazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amade, Tayyar, Anik, Müheya
- Başvekalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık
- Serpinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar
- Polaroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şipşak
- Erkek Berberi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- Zayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
- Yokluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan
- Vücutlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri
- Derbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
- Hasetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Sentez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü