Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sismograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- Esnada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anda
- Haydutlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya
- Tamamlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Bitirme, İkmal
- Kalkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Davranmak, Girişmek, Havalanmak, Kabarmak, Taşınmak, Uçmak, Yeltenmek
- Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Çekilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Katlanmak, Üstlenmek, Vazgeçmek, Yok Olmak
- Ökünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişmanlık
- Yavru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çocuk, Evlat, Döl, Küçük
- Gürültü Patırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- Ağ Tabaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Retina
- Demagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Avcısı, Halk Dalkavuğu
- Güdüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevk, İdare
- Tamlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Çekimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcı
- Trampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiş Tokuş
- Sini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepsi
- Kalpsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhametsizlik
- Müdana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minnet
- Araçsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Doğrudan Doğruya
- Şaşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapıtmak, Şaşalamak, Şaşmak, Tanlamak, Hayret Etmek
- Danışman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maslahatçı, Müşavir
- İşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Etkilemek, Geçmek, Gitmek, Nakışlamak, Yürümek
- Açgözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamahkâr, Doymaz, Haris, Hırslı, Açgöz, Gözü Aç
- Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Dar, Katı, Sert, Tıkız, Yoğun, Zorlayıcı
- Şorolop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalan
- Antik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Eskil, Antika
- Şark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğu
- Kimsesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz
- Talebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci, İrdemen
- Sırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem, Gizdeş, Sır Ortağı
- Duluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakak, Yüz
- İstiklal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsızlık
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- Sıkıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dar, Dumanlı, Kara
- Kaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Alt Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım
- Toksin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağı
- Fıkıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Kıvırcık Marul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
- Ateşperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecusi, Ateşe Tapan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü