Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sobelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak
- Kurtuluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halas, Selamet, Necat
- Kalabalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham, Kargaşa, Ordu
- Özdevim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otomatizm
- Nazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme
- Ankesör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
- İndifa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürmek
- Ahiret Yolculuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Miskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk, Mıymıntı, Âciz, Zavallı
- Fevt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Yitmek
- İnfilak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Hakem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıcı, Yargıç
- Saldırgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Tecavüzkar
- Darbımesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atalar Sözü, Atasözü
- Kontrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlaşma, Mukavele, Sözleşme
- Muştu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
- Olanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmkan, İmkân, Mümkünlük, Olabilirlik
- İyilikbilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadirşinas, Değer Bilir
- Mağdurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Foya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Açık, Fırıldak, Hile, Kelek
- Çatal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıç, Çengel, Haça, Yol Ayrıcı
- Huraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban
- Döner Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döner
- Step kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozkır
- Yatay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufki
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Liyakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik, Kifayet, Uygunluk, Yaraşırlık, Leğim, Yararlık, İfayet
- Dâhiliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç sayrılıkları Uzmanı, İçselci
- Çivilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıhlamak, Öldürmek, Vurmak
- Komütatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevireç, Çevirici, Anahtar
- Sulugözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
- İyilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, Nimet, Salah, Kayra, Kerem, İnayet, Esenlik
- Kundura kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı
- Örgensel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzvi
- Asamble kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Meclis
- Çömelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Fitne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Kargaşa, Kundak, Karışıklık, Bozut
- Dolanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim
- Ekecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
- Batkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflas
- Mümtaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Ayrıcalıklı, Üstün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü